kez görüntülendi
Şemseddin Günaltay Kimdir?
Başbakanı Olduğu Hükûmetler ve Görev Zamanları
18. T.C. Hükûmeti 16.01.1949 – 22.05.1950
Büyük mütefekkir ve devlet adamı Ordinaryüs Profesör Şemseddin Günaltay 19 Ekim 1961 günü vefat etti. İstanbul Üniversitesinde senelerce öğretim üyesi sıfatıyla çalışarak binlerce talebe yetiştiren, bütün tarihçilerin ya doğrudan doğruya veya neşriyatı vasıtasıyla hocası olan bu faziletli âlimin kaybı Türklük âleminde ve hassaten üniversite çevrelerinde derin bir üzüntü ile karşılandı. Geniş ölçüdeki neşriyat ile memleket irfanına hizmet ettiğini, içtimaî ve siyasî dertlerimizle yakından alâkadar olduğunu, seksen yıllık ömrünü son nefesine kadar memleket mes’elelerine vakfettiğini bildiğimiz Şemseddin Günaltay’ı şükran ile anmak borcumuzdur.
Onun hayatı, gerek siyasi ve gerek ilmî faaliyetleri etraflı bir surette tetkik edildiği zaman, yaptığı hizmetlerin önemi ve yarım asırlık tarihimizdeki mevkii daha iyi anlaşılacak ve bu örnek hayat, gelecek nesiller için birer ders mahiyetini taşıyacaktır. Rahmetli üstadın hatırasını taziz için, Profesör M. Tayyib Gökbilgin’in (6 Kasım 1961 tarihli) Vatan gazetesinde neşrettiği Şemseddin Günaltay başlığını taşıyan yazısını aynen naklediyoruz:
“Tam kırk üç sene evvel Kasım ayının başlarında idi. Mondros mütarekesi aktedilmiş, harp kabinesi düşmüş, evvelâ İzzet, Tevfik Paşa kabineleri kurulmuş, Mebusan Meclisi eski hükümet adamlarının âlî divana sevki meselesini müzakere ediyordu. Bu maksatla kurulan hususî encümende -ki buna beşinci şube denilmişti- sorguya çekilmeleri kararlaştırılan Said Halim Paşa, Çürüksulu Mahmut Paşa, Cavid Bey vesaire gibi harbin sorumluluğunu yüklenmiş kimselerin sorguları sırasında, onlara sual soran, bu fecî âkıbetin hesabını isteyenler arasında genç, enerjik ve hamiyetli bir milletvekili üye dikkati çekiyordu; Ertuğrul mebusu Şemseddin Bey.
Günaltay’ın ilim ve fikir hayatı ile birlikte, hemen hemen aynı zamanda, siyasî faaliyeti de başlamıştı denilebilir. 1915 de İttihat ve Terakki partisinden bir mebus sıfatiyle Meclise girdiği vakit henüz otuz iki yaşında bir gençti, ilmî fikrî hayatının verimli çağına daha ulaşamamıştı. Gerçi ikinci meşrutiyet devrinin türkleşmek-islâmlaşmak, muasırlaşmak (batılı olmak) parolaları ile umumî efkâr önünde söz ve tartışma konusu edilen fikir cereyanlarına o da karışmış, dinî mecmualardaki neşriyatı ile bir İslâmcı olarak tanınmıştı. Ancak Batı kültürü ile temasından kazandığı tenkid ruhu ile hareket etmekte, koyu şeriatçılardan ve müteassıp dindarlardan kolaylıkla ayrılarak bu istikamette mümtaz bir yer almakta idi. Şemseddin Günaltay’ın Zulmetten nura, Hurafattan hakikata adlı eserleri bu düşünüş ve davranışını açıklamakta, İslâmiyetin terakkiye mani olmadığı gerçeğini nasıl savunduğunu ortaya koymaktadırlar.
Bilgi / Öneri Formu

Şemseddin Günaltay
Hakkında Bilgi / ÖneriDüzeltme Bildirim Formu

Şemseddin Günaltay
Hakkında DüzeltmeTelif / Yasal Uyarı

Şemseddin Günaltay
Ord. Prof.Kim Kimdir? tescilli bir markadır ve Web Sitesi 5846 sayılı fikir ve sanat eserleri kanununa uygun yayın yapmaktadır.
Kim Kimdir?'de yayınlanan yazılı, görüntülü içeriklerin ve fotoğrafların sahibi olan FORSNET'in yazılı izini olmadan bilgi ve belgelerin tamamının kopyalanması, çoğaltılması ve izinsiz olarak başka sitelerde ve yerlerde kullanılması yasaktır. Alıntı olarak kısmi kullanımlarda her hangi bir sakınca yoktur.
Site içeriğinde telif yasalarına uygun olmayan içerik olduğunu düşünüyorsanız lütfen durumu bize bildiriniz. Telif olan içerikler incelenerek yayından kaldırılabilmektedir.